Lisede,
Enerji = Güç x Zaman formülünü öğrendiğimizde, madem güç ile enerji doğru orantılı; güç arttıkça enerji de “zamanla” artar diye kurduk denklemi.
Ve yine gençken ;
Daha zor koşullar altında büyüyenlerin yetişkin olduklarında daha #güçlü bireyler olacağına inandık. Pes etmeyen, sonuna kadar yılmadan yorulmadan mücadele eden, “güçlü” olan herkes yolun sonunda ve her türlü zorluk karşısında daha #dirençli olur, dedik.
Sonuçta “Dirençli olmak” da bir enerji gerektirirdi ; bizim de güçlülüğümüz arttıkça enerjimiz artacaktı. O zaman güçlü kalarak yola devam dedik.
Devam dedikçe bir yandan halının altına süpürdük birikimli zorlanmaları ve haddinden fazla gösterilen çabaları. Yol alırken güç almaya oradan da #direnç köprüsüne atlamaktı planlar ama...Kazın ayağı öyle mi oldu gerçekten?
#zorluk dağları büyüdükçe kendi direnç ovalarını mı yarattı acaba?
Peki şimdi günümüze ışınlanalım...
2 birim enerjiniz var bugün ve tam 2 birim de güçlük var hayatınızda. Enerjiniz savrula savrula direnir ve siz mücadeleden kolu havaya kalkan olarak çıkarsınız.
Peki 2 birim güçlüğe karşı sıfır enerjiniz varsa? Dur bakalım dersiniz. #enerji yoksa güçlüğe direnemem.
Enerjim nerede diye soranlara tavsiyemiz şudur ki biraz gerilere, hani şu güçlüklerle mücadele günlerinde, saçını fazlasıyla süpürge eden ve saçlarıyla beraber enerjisini de halının altına süpürdüğü günlere bir bakmaları...
Gençlikte, haddinden fazla, kendinizi hırpalarcasına güçlüyüm; daha da güçlü olacağım felsefesiyle gösterdiğiniz her bir meydan düellosu ya da “dirençliyim, ileride daha da #dirençli olurum” şeklindeki kalıp düşünce , bir zaman sonra yetişkinlik hayatınızdan eksilmiş bir enerji parçası olarak yolunuza çıkabılır.
Yazıdan çıkardığımız üç ana düşünce:
1-Haddinden çok zorlamamak lazım (!) 😀
2-Formüller #sabit ve değişkenlere göre görecelidir (!)
3-Enerji gençken değil asıl yaşlıyken lazım, idareli kullanın 😀
Siz neler düşündünüz, hatırladınız? Hadi anlatın bize💖
(Resim Kaynak: Pinterest)